Sayfasına Geri Dön

Komünist Enternasyonal

SENDÝKALAR SORUNU

  

Komintern’in Ýkinci Kongresinde Kabul Edilen

"Sendikal Hareket, Fabrika Komiteleri ve Komünist Enternasyonal Üzerine Tezler"den parçalar

Temmuz 1920

 


Tarih: Temmuz 1920.
Çeviri Tahiri: Marksist Tutum, Ocak 1997.
MIA'dan Çeviri: 04.2005.


 

 

I

1. ... Öncelikle, mesleki dar kafalýlýkla sýnýrlanmýþ, onlarý kitlelerden koparan bürokratik aygýt tarafýndan eli kolu baðlanmýþ ve oportünist liderleri tarafýndan yoldan çýkarýlmýþ olan vasýflý ve iyi ücretli iþçilerin ihtiyacýný karþýlayan sendikalar, sadece toplumsal devrim davasýna deðil, kendi üyelerinin yaþam koþullarýnýn düzeltilmesi davasýna da ihanet etmiþlerdir. Onlar, iþverene karþý sendikal mücadele sahasýný terk etmiþler ve bunun yerine kapitalistlerle her ne pahasýna olursa olsun yapýlacak barýþçýl bir sözleþme programýný koymuþlardýr. Bu politika, sadece Ýngiltere ve Amerika’daki liberal sendikalar ve Almanya ile Avusturya’daki sözde “sosyalist” özgür sendikalar tarafýndan deðil, Fransa’daki sendikalist sendikalar tarafýndan da takip edilmiþtir....

2. Ekonomik mücadelelerini baþarýlý bir þekilde sürdürmek amacýyla, çalýþan kitlelerin büyük çoðunluðu þimdi sendikalarýn saflarýna akýn ediyor. Bütün kapitalist ülkelerde sendikalarýn üye sayýsý hýzla artýyor; sendikalar artýk yalnýzca ileri kesimleri deðil, onlarý kendi mücadele silahýna dönüþtürmeye çalýþan geniþ proleter kitleyi de örgütlüyorlar. Sýnýf çeliþkilerinin daha da keskinleþmesi, sendikalarý, kapitalist dünyanýn tümüne yayýlan ve kapitalist üretim ve deðiþim sürecini devamlý olarak kesintiye uðratan grevlere önderlik etmeye zorluyor. Fiyatlar yükseldikçe ve takatleri kesildikçe, çalýþan kitleler taleplerini yükseltirler ve böylece her düzenli ekonominin en önemli önkoþulu olan bütün kapitalist hesaplarý temelden bozarlar. Savaþ sýrasýnda, çalýþan kitleleri burjuvazinin çýkarlarý doðrultusunda etki altýna alan kanallar haline gelen sendikalar, þimdi kapitalizmi tahrip edecek organlar haline geliyorlar.

3. Eski sendika bürokrasisi ve sendikalarýn eski örgütsel biçimleri, sendikalardaki bu niteliksel deðiþimi engelliyor. Eski sendika bürokrasisi, sendikalarý iþçi aristokrasisinin örgütleri olarak muhafaza etmeye çalýþýyor; düþük ücretli iþçilerin sendikalara girmesini olanaksýz hale getiren kanunlara ve düzenlemelere sahip çýkýyor. Eski sendika bürokrasisi, þimdi bile, proletarya ve burjuvazi arasýnda her geçen gün daha fazla devrimci mücadele niteliðine bürünen iþçilerin grev mücadelesinin yerine, kapitalistlerle anlaþma politikasýný, fiyatlardaki önüne geçilemez çýlgýn artýþlarla birlikte tümüyle anlamsýz hale gelen uzun dönemli sözleþmeler politikasýný geçirmeye çabalýyor. Ýþçilere iþverenlerle iþbirliði yapma, ortak sanayi konseyleri oluþturma politikasýný dayatmaya ve kapitalist devletin yardýmýyla, grevlerin yürütülmesini yasal açýdan daha da güçleþtirmeye uðraþýyor....

4. Geniþ çalýþan kitleler sendikalara akýn ettiði için ve sendika bürokrasisinin tersine, bu kitlelerin yürütmekte olduðu ekonomik mücadele nesnel olarak devrimci bir karaktere sahip olduðu için, bütün ülkelerdeki komünistler, sendikalarý, kapitalizmin yýkýlmasý ve komünizm için bilinçli olarak savaþan organlar haline getirmek amacýyla sendikalara girmelidirler. Sendikalarýn olmadýðý yerlerde, onlarý oluþturmak için inisiyatifi ele almalýdýrlar.

Sendika bürokrasisinin olaðanüstü baskýcý uygulamalarý (devrimci sendika þubelerinin oportünist sendika yönetimleri tarafýndan daðýtýlmasý gibi) ya da onlarýn yalnýzca iþçi aristokrasisine hizmet etmekten ibaret olan, daha az vasýflý iþçilerin sendikalara girmesini olanaksýz kýlan dar politikalarý tarafýndan buna zorlanmadýkça, sendikalardan gönüllü olarak çekilme ve ayrý sendikalar yaratma doðrultusundaki tüm suni çabalar, komünist hareket için son derece tehlikelidir. Bu, komünizm yolunda olan kitlelerin, en ileri ve sýnýf bilinçli iþçilerden ayrýlmasý ve burjuvazi ile iþbirliði halinde olan oportünist liderlere teslim edilmesi tehlikesini içerir. Çalýþan kitlelerin tereddüdü, entelektüel kararsýzlýðý, oportünist liderlerin aldatýcý argümanlarýna kapýlabilmeleri, proletaryanýn geniþ katmanlarýnýn ancak keskinleþen mücadelenin geliþimi içinde bizzat kendi deneyimlerinden, kendi zaferlerinden ve yenilgilerinden öðrenmeleri ölçüsünde, kapitalist ekonomik sistem içinde artýk insani yaþam koþullarýna ulaþýlamayacaðýný öðrenmeleri ölçüsünde, ileri komünist iþçilerin, ekonomik mücadelede sadece komünist fikirlerin sözcüsü olarak deðil, ayný zamanda mücadelenin ve sendikalarýn en kararlý önderleri olarak hareket etmeyi öðrenmeleri ölçüsünde alt edilebilir. Sadece bu yolla, oportünist sendika liderlerinden kurtulabilinir. Sadece bu yolla komünistler sendikal hareketin baþýna geçebilirler ve onu komünizm yolunda bir devrimci mücadele örgütü haline getirebilirler....

5. Komünistler, sendikalarýn amacý ve özüne onlarýn biçimlerinden çok daha fazla önem atfederler. Bu yüzden, eðer bölünmeyi reddetmek, sendikalardaki devrimci çalýþmayý terk etme, onlarý devrimci mücadelenin aygýtlarý haline getirme ve proletaryanýn en çok sömürülen kesimlerini örgütleme giriþimlerini terk etme anlamýna gelecekse, sendika örgütlerindeki bir bölünmeden çekinmemelidirler. Ama böyle bir bölünmenin zorunlu olduðu ortaya çýksa bile, bu ancak, komünistler, oportünist liderlere ve onlarýn taktiklerine karþý kararlý bir mücadeleyle, geniþ çalýþan kitlelerin ekonomik mücadelesine en etkin katýlýmla, geniþ çalýþan kitleleri, bu bölünmenin onlarýn henüz anlamadýklarý uzak devrimci amaçlar uðruna deðil, iþçi sýnýfýnýn ekonomik mücadelesinin geliþimi çerçevesinde onlarýn en acil pratik çýkarlarý uðruna yapýldýðýna ikna etmeyi baþarýrlarsa gerçekleþtirilebilir....

6. Oportünist ve devrimci sendika liderlikleri arasýndaki bölünmelerin zaten ortaya çýktýðý yerlerde, Amerika’daki gibi oportünist sendikalara ek olarak komünist eðilimleri deðilse bile devrimci eðilimleri olan sendikalarýn da bulunduðu yerlerde, komünistler, bu devrimci sendikalarý desteklemek, onlara sendikalist önyargýlardan kurtulmalarý ve komünist bir bakýþ açýsý kazanmalarý için –tek baþýna bu bile ekonomik mücadelenin muammalarýna karþý güvenilir bir pusula olabilir– yardým etmek zorundadýrlar. Sendika bürokrasisinin karþý-devrimci eðilimleriyle mücadele etmeyi ve proletaryanýn kendiliðinden geliþen doðrudan eylemlerini desteklemeyi amaçlayan iþyeri komiteleri ve fabrika komiteleri gibi fabrika örgütlerinin –ister sendikalarýn bir parçasý olsun isterse sendikalarýn dýþýnda olsun– olduðu yerlerde komünistler, bu örgütleri þüphesiz tüm güçleriyle desteklemelidirler. Ama devrimci sendikalarý desteklemek, komünistlerin, mayalanma halinde olan ve sýnýf mücadelesini savunma doðrultusunda yol alan oportünist sendikalarý terk etmeleri anlamýna gelmez. Tam tersine, devrimci mücadele yoluna girmiþ olan kitlesel sendikalardaki bu geliþmeyi hýzlandýrmaya çalýþarak, komünistler, kapitalizmin yýkýlmasý amacýyla ortak mücadele için, sendikalardaki iþçileri hem teorik hem de örgütsel olarak birleþtiren bir unsur rolünü oynayabileceklerdir.

7. Kapitalist çürüme çaðýnda, ekonomik mücadele, barýþçýl kapitalist geliþme çaðýnda olduðundan çok daha hýzlý bir biçimde politik mücadeleye dönüþür. Büyük çaplý herhangi bir ekonomik çatýþma, iþçileri devrim sorunuyla yüz yüze getirebilir. Bu nedenle, ekonomik mücadelenin her evresinde, komünistlerin görevi, mücadelenin ancak iþçi sýnýfýnýn kapitalist sýnýfý açýk bir çarpýþmada yenmesi ve diktatörlük yoluyla sosyalist inþa çalýþmalarýna giriþmesi halinde kazanýlabileceðini iþçilere göstermektir. Komünistler, bunu akýllarýnda tutarak, sendikalarý iþçi devriminin öncüsü olan parti liderliðine tâbi kýlýp, sendikalarla komünist parti arasýnda olabildiðince tam bir birlik kurmaya çalýþmalýdýrlar. Bu amaçla komünistler, bütün sendikalarda ve fabrika komitelerinde komünist parti fraksiyonlarýný oluþturmalý, onlarýn yardýmýyla sendikal hareketin yönetimini ele geçirmeli ve önderlik etmelidirler.

II

1. Proletaryanýn, genel olarak çalýþan kitlelerin daha yüksek ücret ve daha iyi yaþam koþullarý elde etmesi için verdiði ekonomik mücadele, her geçen gün daha fazla çýkmaza girmektedir. Birbiri ardýna tüm ülkeleri kuþatan ekonomik kargaþa, en geri iþçilere bile, daha yüksek ücret ve daha kýsa iþgünü için mücadele etmenin yeterli olmadýðýný, kapitalist sýnýfýn artýk iþçilere savaþ öncesinde saðladýðý yaþam standardýný bile saðlayamadýðýný ve ekonomik yaþamý yeniden canlandýrmada baþarýsýz olduðunu göstermektedir. Bu büyüyen uyanýþtan, çalýþan kitleler arasýnda, iþçi denetimi aracýlýðýyla –ki bu, üretimin fabrika komiteleri tarafýndan denetlenmesi vasýtasýyla uygulanmaktadýr– ekonomik yaþamý iyileþtirme mücadelesini üstlenecek örgütlerin kurulmasý doðrultusunda çabalar yükselmektedir.... Bu nedenle, fabrika komitelerini yalnýzca proletarya diktatörlüðü programýný benimsemiþ iþçilerden oluþturmayý istemek hata olur. Tam tersine, bu ekonomik kargaþa nedeniyle, komünist partinin görevi, bütün iþçileri örgütlemek ve üretimde iþçi denetimi mücadelesini geniþletip derinleþtirerek onlarý proletarya diktatörlüðü mücadelesi için silahlandýrmaktýr.

2. Komünist parti, fabrika komitelerinin mücadelesinde, kitlelerin dikkatini, ekonominin kapitalist temelde planlý restorasyonunun –bunun anlamý kapitalist sýnýfýn çýkarlarý uðruna devlet tarafýndan iþçilere daha fazla boyun eðdirilmesi olacaktýr– bugün olanaksýz olduðu noktasýnda yoðunlaþtýrýrsa, bu görevi baþaracaktýr. Ekonomik yaþamýn iþçilerin çýkarlarý doðrultusunda örgütlenmesi, ancak, devlet iþçilerin elinde olursa, iþçilerin diktatörlüðünün güçlü eli kapitalizmi ortadan kaldýrmaya ve sosyalist inþaya baþlarsa mümkündür.

3. Fabrika komitelerinin kapitalizme karþý mücadelesinin acil genel hedefi, üretim üzerinde iþçi denetimidir.... Farklý fabrikalardaki komiteler, sanayinin tüm kollarý ve bütün olarak sanayi üzerinde iþçi denetimi sorunuyla yüz yüze gelecektir. Bununla birlikte, hammaddelerin saðlanmasýnda ve fabrika sahiplerinin mali faaliyetlerinde iþçilerin denetimi ele alma yönünde yapacaklarý herhangi bir giriþim, burjuvazi ve kapitalist hükümet tarafýndan iþçi sýnýfýna karþý en þiddetli önlemlerle karþýlaþacaðý için, üretimin iþçilerce denetlenmesi mücadelesi, iktidarýn iþçi sýnýfý tarafýndan ele geçirilmesi mücadelesine yol açar....

5. Fabrika komiteleri, sendikalarýn yerine geçemez. Komiteler, sadece mücadele dönemlerinde, tek tek fabrika ve iþyerlerinin sýnýrlarýnýn dýþýna çýkabilirler ve mücadelenin bir bütün olarak yürütülmesi için bir aygýt oluþturarak, tüm sanayi temelinde birleþebilirler. Sendikalar, bir iþletmedeki tüm iþçilere açýk daha gevþek örgütler olan fabrika komiteleri gibi geniþ çalýþan kitleleri kapsamamalarýna raðmen, halihazýrda merkezileþmiþ mücadele organlarýdýr. Fabrika komiteleri ile sendikalarýn iþlevleri arasýndaki bu ayrým, toplumsal devrimin tarihsel geliþiminin bir sonucudur. Sendikalar, çalýþan kitleleri ülke çapýnda daha kýsa iþgünü ve daha yüksek ücret talepleri temelinde mücadele için örgütler. Fabrika komiteleri, üretim üzerinde iþçi denetimini saðlamak, ekonomik kaosa karþý mücadele etmek için örgütlenir; fabrikadaki bütün iþçileri kapsar, ama onlarýn mücadelesi aþamalý bir þekilde ulusal ölçekli bir nitelik kazanabilir. Ancak sendikalar kendi bürokrasilerinin karþý-devrimci eðilimlerinin üstesinden gelebildikleri, yavaþ yavaþ devrimin organlarý haline dönüþtükleri ölçüde, komünistler fabrika komitelerini sendikalarýn fabrika kollarý haline getirme çabasýný desteklemelidirler....

III

... Savaþ sýrasýnda burjuvazinin uþaklýðýný yapan oportünist sendika liderleri, þimdi sendika enternasyonalini yeniden kurmaya ve onu uluslararasý sermayenin proletaryaya karþý mücadelesinde bir silah haline getirmeye çalýþmaktadýrlar. Legien, Jouhaux ve Gompers liderliðinde, uluslararasý kapitalist soygun sisteminin örgütü olan Milletler Cemiyeti’ne baðlý bir çalýþma bürosu oluþturuyorlar. Onlar bütün ülkelerde, iþçileri kapitalist devletin temsilcilerinden oluþan hakem kurullarýna boyun eðmeye zorlayan yürürlükteki yasalarla, grev hareketlerini boðmaya çalýþýyorlar. Her yerde, vasýflý iþçilere ödünler bahþetme konusunda kapitalistlerle bir anlaþmaya varmaya çalýþarak, iþçi sýnýfýnýn büyüyen birliðini bozmayý amaçlýyorlar.

Bütün ülkelerde, proleterlerin ekonomik mücadelesi, giderek daha devrimci bir içerik kazanýyor. Bu nedenle sendikalar, kendi ülkelerinde olduðu kadar diðer ülkelerdeki devrimci mücadeleleri de desteklemek için bütün güçlerini bilinçli bir þekilde kullanmalýdýrlar. Bu amaçla, yalnýzca kendi ülkelerinde mücadelenin mümkün olan en geniþ ölçüde merkezileþmesini saðlamak için uðraþmamalý, çeþitli parçalarý mücadeleyi karþýlýklý destekle ortak olarak yürüten bir ordu içinde birleþmek suretiyle Komünist Enternasyonal’e katýlarak bunu uluslararasý ölçekte yapmalýdýrlar.